Moda Blogu Yazarlığı
Sürdürülebilir modaya destek verin: En iyi blog ve markalardan ilham alın
Sürdürülebilir seçenekler, hızlı moda ile ilgili yaygın olarak bilinen çevresel ve sosyal meseleler sayesinde giderek daha popüler hale geliyor. Buna karşın, sürdürülebilir moda ayrıntılar açısından zor bir konu olabilir.
Giysilerin nerede dikildiği, üretim yerindeki şartlar ve sürecin etik olup olmadığına yönelik bilgilere erişmek zor olabiliyor. Bilgi birikimlerinden faydalanmak adına sürdürülebilir moda alanında faaliyet gösteren bazı en iyi blog ve markaları incelemenizi öneriyoruz.
Gözden kaçırmamanız gereken sürdürülebilir moda markaları
Müşteriler bilinçlendikçe ve bunun sonucunda etik modaya olan talep arttıkça, mevcut moda markalarının birçoğu uygulamalarını geliştirmeye başlayarak yeni nesil etik tasarımcıların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Günümüzde faaliyet gösteren en başarılı sürdürülebilir moda markasından üçüne bir göz atalım:
1. Monsoon
Etik Ticaret Girişimi’nin (ETI) ana kurucularından biri olan Monsoon, sürdürülebilir modanın desteklenmesi konusunda uzun zamandır öncü konumundadır. Monsoon, ticaret uygulamalarına yönelik şirket içi katı davranış kuralları uygulamakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel ve sosyal standartların korunmasını sağlamak için üreticileri düzenli olarak kontrol ediyor.
Bunlar arasında, çevre bölgeleri zararlı kimyasal atıklardan korumak için fabrikalarında kullandıkları maddeleri sınırlamak, hayvan deneylerini reddetmek ve çevre dostu enerji uygulamalarını dünya genelindeki mağaza ve ofislerine entegre etmek sayılabilir.
2. Komodo
1988’de kurulmuş olan Komodo, sürdürülebilir moda markaları arasında modaya yön veren marka olmayı sürdürüyor. Sürdürülebilir moda çalışmalarının temel unsurlarından biri, bir yandan yeşil PU kaplamaya sahip yenilikçi yeni kumaşlar üretirken ve hatta kumaşlarla bütünleştirmek için PET plastik şişeleri geri dönüştürmeye devam ederken, diğer yandan yalnızca organik materyal kullanmasıdır.
Kuşkusuz Komodo’nun tüm ürünleri vegandır ve hayvanlar üzerinde denenmemektedir. Çalışmalarıyla çevreyi koruma misyonlarını destekleyen bir diğer unsur ise, Komodo’nun 1% for the Planet organizasyonu üyesi olması ve yağmur ormanlarındaki yaşam alanlarının korunmasına katkı sağlamasıdır.
3. Mayamiko
“İyi işler yapmanın tek yolu gezegen için de iyi işler yapmaktır,” anlayışını motto olarak benimsemiş olan Mayamiko, sürdürülebilir markaların sıklıkla tercih ettiği organik tonlar ile güçlü bir kontrast oluşturan capcanlı renkleriyle diğerlerinden ayrılıyor.
En güzel tarafı ise, baskılarının görsel açıdan güçlü bir etkisi olmasına karşın, çevre üzerindeki etkilerinin çok daha az olmasıdır. Bu Birleşik Krallık menşeli marka Dünya Adil Ticaret Örgütü (WTFO) üyesidir ve Global Organik Tekstil Standardı (GOTS) tarafından belirlenen tüm gereklilikleri karşılamaktadır.
Birleşik Krallık ve Avrupa’nın diğer ülkelerinde sürdürülebilir moda
Sürdürülebilirlik müşteriler arasında öylesine güçlü bir kavram haline geldi ki, NGO Fashion Revolution aracılığıyla elde edilen son istatistikler, her 3 müşteriden 1 tanesinin artık karar verirken sürdürülebilirliği de hesaba kattığını gösteriyor. Hal böyleyken, BK ve Avrupa’daki moda endüstrisinin buna yanıtı nasıl oldu?
Sürdürülebilirlik, AB ve Avrupa ticari anlaşmaları gibi çok taraflı organizasyonların desteğiyle son birkaç senede çok büyük ilerlemeler kaydetti. Stok yakma gibi daha önceleri başvurulan uygulamalar gereksiz çöp arazilerini önlediği ve bir tür enerji yarattığı için geçmişte övgüler alırken artık büyük ölçüde gözden düşmüş durumdadır.
Ürünleri yakarak zehirli gaz ve duman yaymak yerine, moda markaları artık ürünleri yeniden kullanmaya, geri dönüştürmeye ve hatta bazı durumlarda başlangıçta üretim miktarlarını sınırlandırmaya teşvik ediyor.
Düşünce yapısındaki bu muazzam değişikliğin bir örneği, BK Parlamentosu’nun modanın yol açtığı çevresel hasarları tersine çevirme konusundaki “Modanın düzeltilmesi: giysi tüketimi ve sürdürülebilirlik” raporudur. 2019 tarihli bu rapor, bir sürdürülebilirlik stratejisi oluşturan ve bu amaç doğrultusunda çalışan şirketleri tanımaktadır.
Hızlı moda sektörünün dönemi sona erdi
Pazar trendlerine göre hızlı bir şekilde harekete geçip tasarımlar yaratan markaların eğilimlerini yansıtan hızlı moda, sosyal medyanın ortaya çıkışıyla ve en yeni, en ilgi çekici ‘gözde’ ürünlere olan taleple birlikte hızla gelişti.
Ancak, sosyal medya ve bilginin etkin bir şekilde yayılması da hızlı moda döneminin sonlanmasında önemli bir etmen oldu. Aynı şekilde Dünya Günü gibi kampanyalar da viral hale geldi ve çevre durumunun ne kadar vahim bir hal aldığına dair iletiler, yaz için hangi elbisenin vazgeçilmez olduğuna yönelik paylaşımların yanında yer aldı.
Hızlı moda döneminin sona erdiğini nereden biliyoruz? Bir zamanlar bu akımı başlatmakla ün yapmış markalar artık sürdürülebilir modellere doğru kayıyor.
H&M gibi perakende sektörünün güçlü oyuncuları uygun maliyetli ürünler veya hızlı moda ürünleriyle tanınıyor, ancak bu markalar şimdilerde sürdürülebilirlik konusundaki çabalarının tüketiciler tarafından fark edilmesini de sağlıyorlar. Kısaca özetlersek: çevreyi koruma bilinci modaya geri döndü.
Bilmeniz gereken sürdürülebilir moda blogları
Bir blog yazmaya başlayacaksanız ve aynı zamanda sürdürülebilir modayı da desteklemek istiyorsanız, takip edip desteklemenizin faydalı olacağı birkaç blog yazarı bulunuyor. Bu sayede, okuyucularınıza yalnızca değer sunmakla kalmaz, aynı zamanda sizinle aynı çizgideki diğer blog yazarlarıyla (hatta onların takipçileriyle de) ağ oluşturma fırsatı elde edebilirsiniz. Bu hem çevre için hem de sizin için bir kazanç olacaktır!
1. Ethical Style Journal (Etik Moda Dergisi)
Katie Pruett tarafından yürütülen bu çevrimiçi platform, etik değerlere göre alışveriş yapan kişiler için rahat ve şık seçenekleri tanıtıyor. Misafir blog yazarı Sharmon Lebby tarafından yazılmış olan etik modayla ilgili güncel konular gibi söyleşi tarzında bilgilendirici paylaşımların yanı sıra, sanatsal makale tarzında paylaşımların da yer aldığı, her iki tarafın en iyilerine yer veren yarı dergi yarı blog olarak tanımlanabilecek bir platformdur.
2. Lindsey Gene
Bu ABD kökenli blog, bir zamanlar hızlı moda sorununun bir parçası olduğunu kabul eden sürdürülebilir moda tutkunu Lindsey Brown tarafından yürütülmektedir. Brown’ın açıklamalarına göre, bir giydiğini asla ikinci kez giymemiş ve stili sürdürülebilirliğe tercih etmişti.
Ancak, günümüzde alışverişin hem etrafımızdaki hem de dünya çapındaki toplulukları nasıl etkilediği konusunda kişinin kendisini eğitmesi gerektiğini savunuyor. Lindsey’in kendi cümleleriyle aktarırsak, “sürdürülebilir alışkanlıklarım mükemmel olmayabilir ama her küçük adımın takdir edilmesi gerektiğine inanıyorum!”
3. Slow Fashion World (Yavaş Moda Dünyası)
Adından da belli olduğu üzere, bu blog hızlı moda karşıtı çalışmaları destekliyor ve sürdürülebilirliği tarz barındıran bir oluşum olarak öne çıkarıyor. Kurucusu Mariel Jumpa esasında Güney Amerika asıllı ama İsveç’e yerleştikten sonra hızlı modaya karşı verilen savaştan etkilenmiş.
Slow Fashion World aynı zamanda, özellikle hızlı moda akımından etkilenen bölgelerdeki gelişmekte olan toplulukları, destek ağları ve sivil toplum kuruluşları ile buluşturan bir platformdur. Hatta Avrupa’da, bu konuda daha fazla bilgi edinebileceğiniz ve aynı zamanda çeşitli sürdürülebilir moda markalarından alışveriş yapabileceğiniz gezici mağazalar da bulunuyor.
Bu moda bloglarının başarılarına katkı sağlayan ortak bir noktanın bulunduğunu görebilirsiniz. Her bir platform tarz ve içerik bakımından çok farklı olsa da, hepsi hızlı moda endüstrisinin sebep olduğu hasarı sona erdirme konusunda günlük küçük kararların nasıl katkı sağlayacağına dair samimi ve pozitif bir anlayışa sahipler. Okuyucularınıza, sürdürülebilirliğin pozitif ve gerçekleştirilebilir bir değişim olduğunu hatırlatmanız önemlidir.
Sürdürülebilir moda temalı blog yazarı olarak isim yapın
Moda ve stil temalı blog piyasası çok rekabetçi bir alandır. Kendinizi sürdürülebilirlik gibi bir davaya konumlandırmak, etrafınızdaki çevreye yardımcı olmanın en iyi yollarından biri olmakla kalmaz; aynı zamanda diğerlerinden ayrı bir yere konmanıza da yardımcı olur.
Bir başlangıç yapmak için ilk adım kendinizi eğitmektir, ancak bu şekilde okuyucularınızı eğitebilirsiniz. Blog yazarının moda önerilerini destekleyen güvenilir ve gerçeğe dayalı içeriklere sahip bir blog, okuyucuya değer katmanın yanı sıra, blog sahibine güvenmek için de bir neden yaratır.