Temel Teknik Konular
Blog Yazarları İçin En İyi 10 Wordpress Eklentisi
WordPress kullanmanın en önemli avantajlarından biri, konu eklentiler olduğunda inanılmaz geniş bir yelpazeye sahip olmanızdır. Takvim özelliği eklemek için yardıma mı ihtiyacınız var? Bir eklenti kullanmayı deneyin.
Çevrimiçi mağazanıza indirimler ve fırsatlar mı koymak istiyorsunuz? Bunun için de bir eklenti mevcut. Yine de biz en temel olanlarla başlayalım ve her blog yazarı için en faydalı 10 eklentiye bir göz atalım.
En İyi 5 Ücretsiz WordPress Eklentisi
1. Ninja Forms – Potansiyel İş Ortaklarınızın Sizinle İletişime Geçmesine Yardımcı Olur
Çoğu okuyucu içeriğinizle ve bağlantılarınızla size doğrudan erişmeden bağ kurmaya başlasa da, sitenizde bir iletişim sayfasının bulunması önemlidir. Sizinle çalışmayı düşünen potansiyel iş ortakları sizinle iletişime geçmenin bir yolunu bulmalıdır ve basit bir iletişim formu bunu halletmenin en iyi yoludur.
Bununla birlikte, siz bir kodlayıcı değil, bir blog yazarısınız. O nedenle, işlevsel olduğu kadar zevkli bir şey oluşturmak çok basit bir iş olmayabilir. İşte tam bu noktada WordPress menü eklentileri ve Ninja Forms gibi iletişim formu oluşturma araçları devreye girer.
Ayrıntılı ve kullanımı kolay iletişim formları oluşturun ve bu formlar sayfa yenilemesi gerektirmesin, çünkü bu durum bazen formun yarısını doldurmuş insanların çabalarının boşa gitmesine ve dolayısıyla vazgeçmelerine neden olabilir.
Ücretsiz olmanın yanı sıra Ninja Forms aynı zamanda güvenlik önlemleri nedeniyle de popüler bir seçenektir. Siteniz istenmeyen e-postalardan korunmuş olur. Gereksiz e-postaları silmeye daha az zaman harcadığınızda, içerik yaratmaya ve sitenizi yönetmeye daha fazla zaman kalır.
2. WooCommerce – E-ticaret Konusunda İçiniz Rahat Olsun
Blogunuza e-ticaret özelliği kazandırmak istediğinizde WooCommerce başvurulacak bir adrestir. WordPress e-ticaret sitelerinin yaklaşık %94’ü WooCommerce eklentisi kullanmaktadır, o nedenle epeyce tavsiye edildiğini söylesek yanlış olmaz.
Bir e-mağaza oluşturmak yeterince zordur, bir de dünya çapında bir okur kitlesine sahip olunca blog yazarlarının farklı vergi sistemleri ve nakliye gibi lojistik konularını da hesaba katmaları gerekir.
Lisede matematiğinizin nasıl olduğuna kafa yormak yerine, WooCommerce’i kurun ve sonra bırakın bu işleri sizin için o yapsın.
Başka bir artı yönü ise, WooCommerce’in artık Facebook ve MailChimp gibi diğer platformlarla bütünleşmiş olmasıdır; bu sayede blog yazarları indirimler veya özel etkinliklerle ilgili hızlı ve etkili bir şekilde bilgi alışverişinde bulunabilecekler.
3. WordPress için MailChimp – Bültenler Kolaylaşıyor
Bültenleri yönetmek blog işinde yeni olanlar için biraz zorlayıcı olabilir. Okuyucu kitlesi oluşturmak ve düzenli haber almaları için bültene kayıt olmalarını sağlamak başlı başına bir iştir, peki farklı konular hatta bölgeler için farklı e-posta listeleri nasıl oluşturursunuz?
Çok basit ve de şaşırtıcı bir şekilde bütçe dostu bir yöntemi var: MailChimp. Bu eklenti hâlihazırda milyonlarca WordPress sitesi tarafından kullanılmakta olup, okuyucularınızla bağlantı halinde kalmanız için olağanüstü bir destek sağlıyor.
4. Smush Resim Sıkıştırma ve İyileştirme Eklentisi – Sayfa Hızını ve Kullanıcı Deneyiminizi Geliştirin
Sitenizle ilgili çalışırken aklınızda bulundurmanız gereken bir başka önemli konu da sitenizi erişilebilir tutmaktır. Okuyucularınızın tamamı içeriklerinizi yüksek hızda internet bağlantısıyla gezemeyebilir veya mobil tarayıcılarında veri kısıtlaması olabilir.
Video ve resim içeriklerini sıkıştırmak, görselleriniz için harcadığınız çabanın boşa gitmesine izin vermeden sayfalarınızı hızlı bir şekilde yüklemeniz için harika bir yoldur.
Birçok kişinin bildiği (ve şahsen tecrübe ettiği) üzere, yavaş bir yükleme hızı çoğunlukla bir kullanıcının blogunuzu incelemekten vazgeçip gitmesi için bir nedendir. Sitenizi kalıcı bir şekilde optimize ederek ve kolay gezilir hale getirerek bunun önüne geçebilirsiniz.
Smush bu noktada devreye girer. Ücretsiz bir eklenti olan Smush görsellerinizi yüklendikleri anda sıkıştırır, böylece sıkıştırılmış bir dosyanın nasıl göründüğünü bileceğiniz için gerektiğinde düzenlemeler de yapabilirsiniz. Yoğun görsele sahip içerikleri olan blog yazarları için bu eklenti mükemmel bir yardımcıdır.
5. Yoast – SEO’nuzu basitleştirin
SEO nispeten kulağa basit geliyor, değil mi? Birkaç anahtar kelime seç, birkaç dikkatlice oluşturulmuş başlık ile açıklama yaz, hepsi bu! Keşke o kadar kolay olsaydı.
Yoast yalnızca içeriğinizi doğru bir şekilde yapılandırmak gibi temel konularda size destek olmakla kalmaz, aynı zamanda her bir sayfayı tek tek gözden geçirir. Bir SEO sayfa analizi sonucunda, kaç tane iç ve dış bağlantı kullanmanız gerektiği ve anahtar kelimelerinizin doğru yerlere yerleştirilip yerleştirilmediği konusunda tavsiyeler alırsınız.
Yoast bunun dışında meta verilerinizi hazırlamanıza da yardımcı olur, böylece yapılması gereken her şeyi yapmış olursunuz. Sayfanızın üst kısmında trafik ışığına benzer yeşil bir nokta gördüğünüzde, paylaşmak ve Google arama sonuçlarında üst sıralarda yer almak için artık hazırsınız demektir.
En İyi 5 WordPress Abonelik Eklentileri
Ne demişler, verdiğin kadar alırsın. Konu eklentiler olduğunda, mümkün olan en iyi hizmeti almak için bazen abonelik sistemine yatırım yapmak faydalı olabilir. Okuyucularınız (ve site trafiğiniz) bunun için size minnettar olacaktır.
1. EasyAzon – İçeriğinizi Nakde Çevirin ve Zamanınızı En İyi Şekilde Değerlendirin
İçerik takviminiz ve takipçi sayınız nedeniyle sitenizin yönetici tarafıyla ilgilenmek için çok fazla vaktiniz olmuyormuş gibi hissedebilirsiniz. Bu, özellikle de sponsorlu bir içerik oluşturduğunuzda ve bir gelir ortaklığı programına katıldığınızda doğru olabilir.
Amazon Gelir Ortaklığı üyesi iseniz şanslısınız! Konu, içeriğinizi nakde çevirmek olduğunda EasyAzon süreci kolaylaştırır ve hatta uluslararası okuyuculardan gelen komisyonları değerlendirmek gibi daha karmaşık işlerde de size yardımcı olur.
Buna ilaveten, bu eklenti açılır ürün bilgileri içeren metinler gibi eğlenceli görüntüler oluşturmanıza yardımcı olur ve hatta okuyucularınızın sizin Amazon sayfanızda alışveriş yapma şekillerini de iyileştirir.
2. Wordfence Security – Sitenizi ve Abonelerinizi Korur
Siber suçlar artık yalnızca 90’ların kötü filmlerinin konusunu oluşturmuyor, aynı zamanda blog yazarlarının her gün yüz yüze geldiği gerçek bir mesele halini alıyor. Eskitme yöntemleri ile ilgili yazmaya başladığınız yeni blogunuzun bir hedef haline gelmeyeceğini düşünebilirsiniz ama e-posta listeniz için genellikle bu geçerli değildir.
Bilgisayar korsanları savunmasız veri kaynakları arar ve tam anlamıyla korunmadıkça blogunuz ve azımsanmayacak sayıdaki okuyucu listeniz onlar için çekici hale gelebilir. Esasında, WordPress tam da bu sebepten bilgisayar korsanları için gittikçe popüler olan bir hedef haline geliyor.
Ücretsiz sürümü iyi olsa da, WordFence Security’nin ücretli sürümü abonelik ücretini fazlasıyla hak ediyor. Sitenizi güvende tutmanın yanı sıra, virüsler ile kötü amaçlı yazılım taramaları, güvenlik duvarları ve herhangi bir şüpheli durum saptandığında hemen fark etmenizi sağlayacak bir e-posta ikaz sistemi gibi çok geniş bir araç yelpazesi sunar.
3. BlogVault – Sorunsuz Yedekleme
Hepimiz kabuslar yaşamışızdır. Yazının yarına bitmesi gerek ve aniden bilgisayarınız çöker, her şeye yeni baştan başlamanız gerekir. Şimdi bunun daha büyük ve maliyetli bir ölçekte gerçekleştiğini hayal edin.
WordPress siteniz çöker veya ele geçirilirse içerik, harcadığınız çaba ve en önemlisi de zaman kaybedersiniz. Bu nedenle, içeriğinizi yedekleyecek ve çevrimiçi ortamda kaybolmadan koruyacak üst düzey bir eklentiye yatırım yapmak çok mantıklıdır.
Birkaç ücretsiz seçenek halen olsa da, blogunuza hak ettiği yedeklemeyi sağlamak için harcadığınız paraya değecektir. BlogVault yüksek oranda önerilen bir üründür ve yalnızca uzaktan yedekleme yapmakla kalmaz, aynı zamanda tekrar çevrimiçi olmanıza yardımcı olmak için web sitesi kurtarma ve taşıma desteği de sağlar.
4. Thrive Leads – Daha Fazla Okuyucuya Ulaşın
Konu içerik sunmak olunca, yeni bir blog yazarı için seçenekler çok fazla gelebilir. Okuyucularınız için bültenler ve güncellemeler oluşturmak yeterince basit gibi görünse de, iletişiminizin olabildiğince etkili hale gelmesini sağlayacak bir eklentiye yatırım yapmak faydalıdır.
Thrive Leads, aralarından seçim yapabileceğiniz, hatta kişiselleştirebileceğiniz şablonlar sunan, sürükle-bırak şeklinde bir oluşturucudur. Abone listenizi oluşturmanın yollarını arıyorsanız, birkaç farklı opsiyon deneyip hangisinin daha iyi olduğuna karar vermeye ne dersiniz? Google Analytics’i WordPress’e eklemeye gerek yoktur.
Thrive Leads ile A/B testi yapmak çok basit bir işlemdir ve artık her seferinde kendinize güveniniz tam olana kadar iletişim şeklinizi geliştirmeye yardımcı olacaktır.
5. Broken Link Checker – Bağlantılarınızı ve Okuyucularınızın İlgisini Taze Tutun
Çok fazla içerik oluşturmanın dezavantajı, bazen eski paylaşımlarınızın teknik açıdan hak ettikleri yakın ilgiyi görememeleri olabilir. Diğer blog yazarlarının sitelerine bağlantı vermek sosyal ağ oluşturmanın harika bir yolu olsa da, bu durum blogcuların sitelerinin değişmesi halinde okuyucularınızı hatalı bir sayfaya yönlendiren bozuk bağlantılar doğurabilir.
Çevrimiçi tüketicilerin %88’i kötü bir kullanıcı deneyimi yaşadığında o sayfaya daha az oranda geri döndükleri için bozuk bağlantılar da sitenizin genel durumu hakkında olumsuz bir etki yaratabilir. Broken Link Checker, sitenizdeki bağlantıları sürekli olarak denetleme ve herhangi bir sorun olduğunda bilgi sahibi olmanızı sağlayacak mükemmel bir yardımcıdır.
Hangi eklenti benim için en doğrusudur?
WordPress için şu anda 50,000’den fazla eklenti mevcut olduğundan, yeni blog yazarlarının seçim yapmada zorlanacaklarını söylemek hiç yanlış olmaz. Peki, bu eklentilerden hangisinin sizin için en uygun olacağını nasıl bilebilirsiniz? Öncelikle, değerlendirmeleri kontrol edin.
WordPress’te her bir eklenti için yalnızca yıldız değerlendirmesi olmaz, aynı zamanda kullanıcılar her bir eklentinin ne gibi meseleleri veya avantajları olduğunu da yazıp paylaşırlar.
İkinci olarak, her bir eklenti için sunulan deneme süresi ve ücretsiz sürüm gibi fırsatlardan faydalanın. Bir eklentinin sizin sayfanızda gerçekten yararlı olup olmayacağından emin değilseniz test edin ve muadilinin sunmadığı bir avantaj sunduğunu düşündüğünüzde onu seçin.
Son olarak, aktif kurulum sayısını kontrol edin. Bir restoran seçerken kapısındaki uzun kuyruk kalitesi hakkında iyi bir fikir sunar. Bir eklentinin ne kadar aktif kullanıcısı varsa o kadar iyidir demektir.
Artık temel bilgilere sahip olduğunuza göre, WordPress’in eklenti dünyasını kendi başınıza keşfetmeye başlamanın tam zamanıdır!